İman Nedir ?
İman, kelimesinin lügat anlamı; kesin olarak inanmak, haber vericinin haberinin doğruluğunu kabul etmek, onu yalanlamamak şeklindedir. Güvenmek ve samimiyetle kabul etmek anlamı da vardır. İslam dininde ise iman; Allah’a ve onun elçisi Hz. Muhammed’e, ve getirdiği kutsal kitap Kur’an’a aksini düşünmeden, hiç şüphe etmeden inanmak anlamına gelir. İslam dininde imanın şartları Kur’an’da belirlenmiştir. Kur’anı Kerim’de Allah-ü Teala tarafından şöyle buyurulmaktadır: “Ey inananlar! Allah’a, rasulüne, rasulüne indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba inanmakta sebat gösterin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitablarını, rasullerini ve ahiret gününü inkar ederse şüphesiz derin bir sapıklığa sapmıştır.” [Nisa: 136]
İslam dininde imanın ilk şartı şehadet getirmektir. Bunun için ise kişinin “Ben tanıklık ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur ve yine tanıklık ederim ki Muhammed onun kulu ve elçisidir.” cümlesini diliyle söyleyip, kalbi ile tasdik etmesi gerekmektedir. Tanıklık etmek, ya da başka bir deyişle şahitlik etmek, bir olayı görmek gördüğünü söylemek demektir. Olayı görmeyene şahid denilmez. İslam dinine göre insan Allah’ı göremez, buna rağmen onu gözüyle görmüş gibi kavrayarak şahitlik etmesi iman etmesinin gereğidir.
İmanın Şartları Nelerdir ?
İmanın şartları islam dinine göre altı tanedir. Bu altı temel şart “amentü” diye bilinen arapça bir metinde şöyle sıralanmaktadır. “Amentu billahi ve melaiketihi ve kutubihi ve rusulihi ve’l-yevmi’l-ahiri ve bi’l-kaderi hayrihi ve şerrihi mine’llahi teala ve’l-ba’su ba’de’l-mevt hakkun Eşhedu en la ilahe illa’llah ve eşhedu enne muhammeden abduhu ve resuluh.” Bu metnin anlamı ise şöyledir: “Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe ve kadere iman ettim. İster iyi ister kötü olsun kaderde olanın hepsi yüce Allah’tandır. Ölümden sonra diriliş gerçektir. Şahitlik ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur ve yine şahitlik ederim ki Muhammed O’nun kulu ve peygamberidir.”
Mü’min olabilmek için kişinin, işte bu altı şarta şeksiz, şüphesiz inanması gerekir. Zaten bu altı temel ilkeye “imanın şartları” denilmesinin sebebi budur. Bir kimse bu şartlardan birini inkar ederse islama göre iman dairesinin dışına çıkar. Çünkü iman bir bütündür, diğer beş şarta inanması onun iman ettiği anlamına gelmez ve mü’min olamaz.
Tabi kişinin bu altı şartı, başlıklar halinde öğrenip, ezberlemesi de kamil bir iman için yeterli değildir. Allah’a inanıyoruz, ancak nasıl bir Allah’a inanıyoruz, Allah’ın sıfatları nelerdir? İnandığımız meleklerin özellikleri nelerdir? gibi soruların cevaplarını araştırarak imanımızı güçlendirmeliyiz. Allah bütün mü’minlere gerçek manada iman etmeyi, imanın şartlarını anlayıp, idrak edebilmeyi, ihlaslı bir imanla amel etmeyi nasip etsin. Amin.
